Moody’s’in, “Darbe girişiminin ekonomide yarattığı şok büyük ölçüde atlatıldı” açıklamasından 2 gün sonra Türkiye’nin kredi notunu düşürmesine siyaset ve iş dünyasından tepki yağdı
Moody’s’in, “Darbe girişiminin ekonomide yarattığı şok büyük ölçüde atlatıldı” açıklamasından 2 gün sonra Türkiye’nin kredi notunu düşürmesine siyaset ve iş dünyasından tepki yağdı. Ortak görüş ise kararın siyasi olduğu.
İki gün önce “Darbe girişiminin ekonomide yarattığı şok büyük ölçüde atlatıldı” diyerek ‘mavi boncuk’ dağıtan kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s’ cuma gecesi aldığı sürpriz not indirimi kararı ile adeta sağ gösterip sol vurdu. Siyasi olabileceği eleştirileri de yapılan Moody’s’in kararına en çarpıcı tespitlerden biri de Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateşten geldi. Habertürk’e yaptığı değerlendirmede Türkiye’nin makro ekonomik dinamiklerinin sağlam olduğunu belirten Ateş, “Ama bütün bunlara rağmen kredi derecelendirme kuruluşlarına kendimizi bir türlü beğendiremiyoruz. Ağzımızla kuş tutmamız lazım herhalde” dedi.
Başta ABD ve Avrupa olmak üzere tüm dünyada bir büyüme sorunu olduğunun altını çizen Ateş, “Böyle bir küresel ortamda Türkiye ekonomisi makroekonomik göstergelerini sağlam tutarak gücünü göstermiştir” diye konuştu.
‘REFORMLAR VE MALİ DİSİPLİN SÜRMELİ’
Moody’s’in not indirim kararının ardından Türkiye’nin ileriye bakması gerektiğini kaydeden Ateş, yapısal reformların hızlı bir şekilde devam etmesi gerektiğini vurguladı. Bunun yanı sıra mali disiplinin de sürdürülmesi gerektiğinin altını çizen Ateş şöyle devam etti: “Tabii bütün bunlar yapılırken büyümeden de taviz verilmemeli. Zaten ekonomi yönetiminin bireysel krediler ve kredi kartına yönelik daha önce alınan önlemlerde gevşemeye gitmesi de bu açıdan çok olumlu adımlar.”
‘AŞIRI ETKİLENMEYİZ MALİYETLER 0.25 – 0.50 PUAN ARTABİLİR
Moody’s’in sürpriz not indirim kararını erken bulduğunu söyleyen TEB Genel Müdürü Ümit Leblebici, kararı Habertürk’e değerlendirdi. Not indiriminin bir kısmının daha önceden fiyatlara yansıtıldığını belirten Leblebici, birkaç günlük bir dalgalanma yaşanabileceğini kaydetti. Dış yatırımcıların sadece kredi notunu baz almadığının altını çizen Leblebici, “Yatırımcılar karar sürecinde, ülkenin stratejisine, yapılan reformlara ve işlerin kalitesine bakıyor. Biz kendimize düşenleri layıkıyla yaptığımız sürece karardan çok olumsuz etkileneceğimizi düşünmüyorum” dedi. “Karar banka maliyetlerini etkilemez demek yanlış olur” diyen Leblebici, “Maliyetler de az da olsa etkilenecektir. Bankaların yurtdışı borçlanma maliyetleri 0.25-0.50 puan aralığında artacaktır” diye konuştu.
‘MALİYETLERE AZ YANSIYACAKTIR’
Notun yeniden yatırım yapılabilir seviyenin altına düşürülmesinin bankaların fonlama maliyetlerini nasıl etkileyeceğine yönelik sorumuza ise Ateş, “Brezilya ve Rusya’nın da notları yatırım yapılabilir seviyenin altında düşmüştü. Şimdi sırada Güney Afrika’nın da gelebileceği konuşuluyor. Tabii böyle bir ortam bankaların yurtdışında sağladığı fonların maliyetlerini etkileyecektir. Maliyetlere yansımaz dersek yanlış olur. Ancak not indirimi daha önceden bir miktar fiyatlamalara yansıdığı için aşırı bir dalgalanma ve maliyet artışı beklemiyorum” yanıtını verdi.
‘ADİL OLMAYAN BİR KARAR’
Nomura Stratejisti Timothy Ash, sosyal medya hesabından yaptığı değerlendirmede “Moody’s’in kararı bana göre hiç de adil değil” yorumunda bulundu. Türkiye’nin makro verilerde ya da ödemelerde bozulma içermeyen son derece uzun bir sicili olduğunun altını çizen Ash, “Moody’s’in kararı sübjektif” dedi.
‘İKİ GÜNDE NE DEĞİŞTİ’
Moody’s’in açıklamasına tepki gösteren Başbakan Binali Yıldırım, “Bu değerlendirme kuruluşu 2 gün önce ‘Türk ekonomisi 15 Temmuz’un şokundan kolayca çıktı’ diyor. 2 günde ne değişti? Burayı anlayamadık, sormak gerek” dedi. Yıldırım, Türk ekonomisinin 3-5 değerlendirme kuruluşunun raporlarına göre hizaya geçecek bir ekonomi olmadığını sözlerine ekledi.
‘SİYASİ KAYGIYLA YAPILDIĞI AÇIK’
Moody’s’in çok kısa sürede ortaya çıkan bu “U dönüşünün” kararın objektifliğine gölge düşürdüğünü belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, “Kararın ekonomik parametrelerden ziyade, siyasi kaygılarla ortaya konulduğu açıktır” dedi. Böke, not indirimine gerekçe gösterilen parametrelerin bugün ortaya çıkmadığını sözlerine ekledi.
‘MAKRO DİNAMİKLERLE ÖRTÜŞEN BİR KARAR’
Ekonomi yönetimi, Moody’s’in not indirimi kararına tepki gösterdi. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, not indirme kararının, Türkiye ekonomisinin temel dinamikleri ile örtüşmediğini belirtti. Twitter hesabından açıklama yapan Ekonomi Bakanı Zeybekci, Moody’s’in not indirme kararının Türkiye ekonomisinin temel makro dinamikleri ile hiçbir şekilde örtüşmediğini belirterek, “Dünya ekonomisinin yavaşladığı bir ortamda, Türk ekonomisi 2016 yılının ilk yarısında yüzde 3.9 büyüdü. Aynı dönemde Türk ekonomisi hem cari açığını düşürmüş hem de birçok dünya ekonomisi bütçe açığı verirken bütçe fazlası vermiştir. Moody’s’in iddiasının aksine özel sektörümüz ve kamu kesiminin dış finansman koşullarında herhangi bozulma yaşanmadı” dedi.
‘REFORMLARA GÖZLERİNİ KAPATTI’
Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, bütün küresel ve bölgesel risklere rağmen Türkiye ekonomisinin en yüksek büyüme hızını yakalayan 5 ekonomi arasında olduğuna dikkat çekerek, büyümeye dönük alınan etkili tedbirleri Moody’s’in görmediğini ya da görmek istemediğini kaydetti. Canikli, Moody’s’in bütün bu reform niteliğindeki düzenlemelere gözlerini kapattığını ifade etti. Elinde 19 Eylül tarihli bir istihbarat raporu olduğunu belirten Canikli, “Raporda FETÖ/ PDY mensuplarınca, 21-23 Eylül 2016’da ekonomik alanda Türkiye’yi zor duruma düşürecek gelişme olacağının konuşulduğu belirtiliyor. Moody’s’in not indirimini kastedipkastetmedikleri bilinmez” diye konuştu.
‘DURMAK YOK’
Başbakan Yardımcısı Şimşek de reyting kuruluşlarına verilecek en iyi cevabın, yapısal reformları daha da hızlandırmak ve mali disiplini korumak olduğunu belirterek, “Durmak yok reformlara devam. Türkiye’nin temelleri sağlam. Ekonomimiz şoklara karşı dirençlidir” dedi.
‘OBJEKTİFLERDEN UZAK VE SİYASİ BİR KARAR’
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluş Moody’s’in aldığı bu kararın, objektiflikten uzak ve siyasi değerlendirmeler içermesi güçlü bir olasılık. Bu karara rağmen biz, ülkemize ve ekonomimize güveniyor ve bu şoku da atlatarak yolumuza devam edeceğimize inanıyoruz. Ülkemize düşen, ekonomimiz için gerekli olduğuna inandığımız yapısal reformları kararlılıkla ve hızlı bir şekilde hayata geçirerek, tüm dünyaya en güzel cevabı bu şekilde vermek olmalı.
‘TANKLA OLMADI, NOTLA YAPMAYA ÇALIŞIYORLAR’
Tankla tüfekle yapamadılar, kalemle, notla yapmaya çalışıyorlar. Moody’s in açıklaması, Türkiye’nin gerçeklerinden uzak bir karar. Türkiye İhracatta, büyümede birçok ülkeden iyi durumda. Hükümetin aldığı yeni önlemler ve teşvikler yatırımı, üretimi ihracatı destekler nitelikte. Yabancı yatırımcıların ilgisini Türkiye’ye çekecek yatırım ortamının desteklendiği bir zamanda, Türkiye’nin notunu indirmek hiç doğru değil.
‘MOODY’S’İN KARARINI DOĞRU BULMUYORUZ’
Karardaki gerekçeler Türkiye’nin ekonomik gidişatını yansıtmıyor. Bu karar objektif bir karar değil. Türkiye’nin makroekonomik göstergelerinde bir bozulma yok. Kamu maliyesi son derece sağlam. Bütçede ilk 8 ayda fazla verirken, AB tanımlı kamu borç stokunun GSYH’ye oranı ise yüzde 32.3 ile şimdiye kadarki en düşük seviyeye geriledi. İhracatta pek çok ülkeden iyi durumdayız. Cari açık tehlike bölgesinden uzakta.